MASKELER VE GÖKDELEN: TAHSİN YÜCEL VE MEHMET EROĞLU’NUN SON ROMANLARI ÜZERİNE, 2006
Son dönemde ilgiyle takip ettiğim iki romancımızın peş peşe yeni ürünleri yayınlandı: Tahsin Yücel’in Gökdelen ve Mehmet Eroğlu’nun Belleğin Kış Uykusu isimli kitapları. Bu iki kitap ben de her şeyden çok bir takım sorular ve acabalar doğurdu. Bu sorular kimi zaman birbirlerinden bağımsızlaşsa da yer yer birbirlerini bütünlüyor. Gökdelen toplumsal dönüşüm olasılıkları üzerinden gelecekle; Belleğin Kış Uykusu ise bireysel sorgulama biçimleri üzerinden geçmişle hesaplaşıyor. Ancak her iki roman da açık biçimde şimdiyi hedef alıyor. Yani gelecekle de geçmişle de kurulan bağlantı şimdiye dair bir sorgulatma amacını güdüyor. Bu yazı bağlamında romanları birbirlerinden keskin çizgilerle ayırmayacağım ve bu iki romanın ben de uyandırdığı sorular üzerinden zaman zaman, hatta çoğu zaman öznel yargılarda bulunacağım. Ama yargıların en öznelini baştan yapayım ve Gökdelen’in bugün ülkesine, dünyaya ve halkına karşı sorumluluk duyan her birey tarafından okunması gereken bir roman oldu...